Hz muhammed ile ilgili şiirler 3 kıtalık

SiirHayat.com

Hayatın tadı şiirler ile var diyorsanız; Hoşgeldiniz :)

İçeriğe atla

  • Anasayfa
  • Hakkımızda
  • Aile Şiirleri
  • Aşk Şiirleri
  • Asker Şiirleri
  • Ayrılık Şiirleri
  • Denemeler
  • Dini Şiirler
  • Doğa Şiirleri
  • Gurbet Şiirleri
  • 30 Ağustos Şiirleri

BİZE DOĞRUYU ÖĞRETEN
BİZE İNSANLIĞI ÖĞRETEN
BİZE DÜRÜSTLÜĞÜ ÖĞRETEN
ALLAH RESULÜ YA MUHAMMED (S.A.V.)

İNSANLARA KURAN-I KERİMİ ÖĞRETEN
İNSANLARA HAKKI DİNİ ÖĞRETEN
İNSANLARA SEVGİYİ ÖĞRETEN
ALLAH RESULÜ YA MUHAMMSD (S.A.V.)

Yazı dolaşımı

Hz. Musa (A.S.) (İlahi levhalar) Kıssası (Nesir yazısı) Hz Hud (A.S.) Ad kavmi ve irem şehri (azap) Kıssası (Nesir yazısı)

Giriş Yap & Kayıt Ol

MANEVİ HAYAT

Anasayfa > İslami Bilgiler > Manevi Hayat > Şiir köşesi >

Hz Muhammed İle İlgili 3 Kıtalık Şiirler

Konusu 'Şiir köşesi' forumundadır ve Eylül tarafından 5 Kasım 2013 başlatılmıştır.

  1. Hz muhammed ile ilgili şiirler 3 kıtalık

    Eylül Moderatör

    Kokun Aldım

    Kokun alıp ötelerden

    Sevgili kapına geldim

    Beni sana vurgun eden

    Uğruna yakıla geldim

    *****************

    Zahir olan yamanlardan

    Görünmez hakikat için

    Alemleri terk ettim ben

    Sendeki aleme geldim

    Ey sevgili sana geldim

    *****************

    Sevgililer sevgilisi

    Kabul et sen ümmet diye

    Hatırlatma günahlarım

    Şefaat et diye geldim

    Eylül, 5 Kasım 2013

    #1

Göz Ardı Edilen İçeriği Göster

Kullanıcı Adınız veya E-Posta : Sitemize üye misiniz ?

  • Hayır, Şimdi Üye Olmak İstiyorum.
  • Evet, şifrem:
  • Şifrenizi mi unuttunuz?

Beni Hatırla

MANEVİ HAYAT

Anasayfa > İslami Bilgiler > Manevi Hayat > Şiir köşesi >

Ara

  • Sadece Başlıklarda Ara
Üye Mesajlarında :

İsimleri virgülle ayırın.

Gönderme Zamanı:
  • Sadece bu konuyu ara
  • Sadece bu forumda ara
    • Konu İçinde Ara

Faydalı Aramalar

  • Son Mesajlar

Daha Fazla...

Hz muhammed ile ilgili şiirler 3 kıtalık

  • Anasayfa

    Anasayfa

    Hızlı Linkler

    • Forumları Ara
    • Son Mesajlar

  • Menü

Güller sultanı Hz. Muhammed ile ilgili yürekten gelen imam din ibadet dolu en güzel şiirler kendisine yazılmıştır. Sevgi ile dolu olan yüreklerden gelecek olan bir şairin yüreğinden dökülen kelimelerden 2 kıtalık şiirler oluşmuştur.

Hz. Muhammed

Kendisi Peygamber
Güller sultanı
Evimize konuk oldu
Yüreklere merhamet geldi

Onunla dünya değişti
Artık kız çocukları yaşayacak
Kimse ölmeyecekti
Nurlar gökyüzünden indi

Peygamberimiz

İmam dolu yüreğimiz ile severiz
Tüm kalbimizi sana açtık
Ömür boyu sevgiyle sana bağlı olacağız
Hayatım daima seninle olacak

Merhamet getirdin, nur getirdin
İnsanların yüreklerine su serptin
Müşrikler artık korkar oldular
Tüm Müslümanları korudun

Güller Sultan

Gül kokusu
Kendi kokusu
Şefkatli peygamberimiz
Huzur dolu yürekler

Kutlu doğum haftası
Dünyaya huzur getirdi
İmam edenlerin koruyucusu oldu
Merhamet peygamberi

Başa dön tuşu

Gül Efendim,

Sonsuz selam, sonsuz salat, sonsuz muhabbet ve ihtiram sana.

Elimin müjdesi, dilimin muştusu,
Gönlümün hakikat ruhu, ufkumun kahramanı, dünyamın zimamdarı,
Hilkaten fatiham, Nübüvveten hatimem, ezelen ve ebeden Efendim.
Varoluş varlığım, gül çağında gül ıtırım,
Gül Efendim.

Canların cananı, güllerin gülistanı,
Sonsuzluk aşkımın nur-u ummanı, gönül dünyamın mihveri,
Hayat eksenimin odağı, en mühim nokta-i nazarım,
Her halükarda başvuru kaynağım, rehberi furkanım,
Yegane sığınağım, barınağım ve limanım,
Gül Efendim.

Tesellim, bahar iklimim,
Hayatıma hayat sunan biricik modelim,
İnsanlığın iftihar tablosu Hazreti Peygamberim,
Âlemlere rahmet olarak gönderilen,
İnsanlığa armağan olarak vazifelendirilen,
İlâhi ikramım, canım, cananım,
İnsanlığa, insanlığı ve imanı soluklayan muhbir-i sadıkım
Gül Efendim.

Teri gül kokan, gönlü gül kokan, ömrü gül kokan,
Gül Efendim.

Tebliğden önce temsil gücüm,
Korkutmayan, ürkütmeyen, nefret ettirmeyen, sevdirenim,
Zorlaştırmayan, kolaylaştıran, iyilikle, güzellikle davrananım,
İnsanlık âlemine nümune-i imtisalim,
Muhabbetiyle, hoşgörüsüyle, yaklaşımıyla,
Eşsiz özellik ve güzelliğiyle yaşayan Kur’ân’ım,
Gül Efendim.

Başlara baş, kalplere ilaç, ruhlara ışık ve ufuk,
Rengime renk, çizgime çizgi, ölçüme ölçü,
Renk, renk, huy, huy, çizgi, çizgi, yol, yol izdüşümler halinde,
İçimde, metafizik yönümde yaşayanım,
Gül Efendim.

Ahengim, rengim, özümde biçimlenen irfanım,
Hayat seyrimin fethi, damarlarında dolaşan imanım.
Kafa, kalp ve ruh bütünlüğümde şekillenen Sultanım,
Beni nice ümitlerle hülyalandıran hayalim, gerçeğim,
Düşüm, gülüşüm.
Gül Efendim.

Gecelerimin ışığı dolunayım, gül baharım,
Nazenin fidanlarımın üstünde çiçek çiçek açıverenim,
Şafak serinliğimi, bakış derinliğimi dupduru sularıyla yıkayanım,
Kutlu zaman dilimim, ölümsüz bahar atmosferim,
Sevgi oymağımda sevincim, sevgilim,
Hiç başımı yastığımdan kaldırmadan, gözümü kırpmadan,
Asırlarca sürüp gitmesini istediğim tatlı rüyam,
Misk-i anberim, solmayan boyam,
Dimağımda elvan elvan lezzetim, izzetim, şerefim,
Gül Efendim.

Ahmedim, Mahmudum, Muhammedim,
Halık-ı Yezdanımdan, Sultan-ı Müeyyedim.
Gül Efendim.

Hayatımın siyeri, vasfımın şemaili,
Yakınlığına yakınlığımın ifadesi hilyem,
Şanına layık mi’racım, namına layık mesnevim,
Terennümlerim üzerine bestelenmiş ilahim,
Kağıt kağıt, kalem kalem, kitap kitap, söze layık, kelama layık,
Aşkım, vecdim, muhabbetim,
Gül Efendim.

Gönlümün gülü, sinemin sünbülü,
Yüreğimin bülbülü, derdimin dermanı, ruhumun fermanı,
Nazlı ve nazenin gözbebeğim, nur-u dilaram,
andelib-i Zişanım, sevda iklimim, güzel kokan mevsimim,
Rahman ve Rahimin kudretiyle, İbrahimce, Ahmedi nefesli yarim,
Gül Efendim.

Güneşim, yıldızım, ışığım,
Medine’deki nurum, ak kalbime Banu Cihanım,
Güçsüzlüğümün gücü, çaresizliğimin çaresi, şanım,
Gül Efendim.

Sonsuz selam, sonsuz salat, sonsuz muhabbet ve ihtiram sana
Gül Efendim.

Senin olmadığın yıllarda,
Çölün ortasında alevler almış başını gidiyordu.
Küfürler kavurarak, har vurup harman savuruyordu.
Gündüzler anlamını yitirmişti.
Geceler büsbütün yalanları solukluyordu.
Dalga dalgaydı nefesler, kısılmıştı, titrek titrekti sesler
Gündüzler de, geceler de hiç yaşanma imkanına erişemediler,
Yetimdi sözcükler ve sevgiler, acılar besteliyordu yürekler
Cahilce işleniyordu cinayetler, kızlarını diri diri toprağa gömüyorlardı babalar.
Cinnet karargahına dönmüştü kalpler, hırpalanmıştı bünyeler,
Hor hakir görülüyordu, insandan bile sayılmıyordu kadınlar,
Çarmıha geriliyordu masum ve narin kelebekler,
Hayat hakkını bulamıyordu bebekler, körpeler
Güçsüzlerin gücünü emerek güçleniyordu güçlüler,
Dünyaya dünya olduğunu hissettirmediler,
Özleminle dolup taşıyordu özlem yüklüler,
Senin olmadığın yıllarda, zamanlarda,
Gül Efendim.

Ah keşke ne olur hep aşkınla oturup aşkınla kalkabilsem,
Ruhların yükselişleri gibi ufuklarında dolaşabilsem,
Ne yapıp edip de taa iç dünyalarına derinlemesine akabilsem,
Mecnun gibi arkandan yorulmadan koşabilsem,
İçime bir kor gibi düşerek, ocaklar gibi yanabilsem,
Sensiz geçen her türlü acılardan ah bir kurtulabilsem
Gül Efendim.

Yine karanlıklar bastı, ışıklar kesildi, ipler gerildi,
Bulutlar üstümüze karargah kurdu, çıkmaz sokaklar çoğaldı,
Yollar çatallandı, insanlar yoruldu, daraldı, bunaldı,
Varlık içinde yokluk çektiriliyor can taşıyanlara,
İmdat çığlıkları dağlar boyunca dalgalandı,
Kara çizgiler belirdi kara bahtımızda,
Yitirdik kendimizi, senin aşkını yitirdik.
Tuzakların esaretinde inlemekte kulaklarımız.
Feri kesildi gözlerimizin, tesiri kalmadı sözlerimizin,
Divanelere döndüğümüz muhakkak, yaya kaldığımız muhakkak.
Kendimizi unuttuğumuz muhakkak, Seni bilmez olduğumuz muhakkak.
Gül Efendim.

Sana her zamankinden daha muhtacız Efendim,
Uyandır gaflet uykularından bizleri Efendim,
Yeniden içime, gönlüme, metafiziğime doğ Sen
Ey Sevgili.
Gül Efendim.

Öyle bir doğuşla doğ ki, öyle bir gelişle gel ki,
Öyle bir sarışla sar ki; dünyam başkalaşsın, gönlüm yenilensin,
Ufkumda ısı ve ışık yüklü güneşler doğsun.
Gecelere renk veren aylar semalarımı kaplasın,
Yıldızlar saf saf etrafımda dizilsin, hakikatler sezilsin.
Bilinmesi gerekenler bilinsin, derilmesi gereken güller derilsin.
Gül Efendim.

Gel ey aşk ikliminin Sultanı,
Gel ey güzellik şahikalarımın dolunayı,
Gel ey vefa ve safa göklerinin hilali, cemali,
Gel ey güzellikler ordusunun hakanı, varlık aleminin özü, kemali.
Gel, gel de dağıt şu zulmeti. İkram et, yitirdiğimiz cenneti.
Deriver içimize layık gülleri, sünbülleri,
İtiverme ne olur elinin tersiyle bizleri.
Aklımıza sun akılları, basiretleri,
Gül Efendim.

Gel, kine kilitlenenlerin kilidini kırmak için,
Nefrete odaklananların nefretini ortadan kaldırmak için,
Düşmanlığa sadık kalanların, zavallı ruhların,
Boyunlarındaki zincirleri çözüp açmak için,
Gül Efendim.

Gel, Senin sevginle sevgilerimizi, Senin merhametinle merhametimizi,
Senin şefkatinle şefkatimizi, Senin sinenle sinelerimizi,
Senin muhabbetinle muhabbetimizi,
Senin hoşgörünle hoşgörümüzü
Coştur Efendim, bizleri koştur Efendim
Gül Efendim.

İçimize bir gül, gönlüzüme bir gül, özümüze bir gül,
Gül Efendim.

Sonsuz selam, sonsuz salat, sonsuz muhabbet ve ihtiram sana
Gül Efendim.